HABERLER


HABERLER


Eyüboğlu TOK Konferansı’nda öğrenciler evrensel konuları tartıştı.

18 Ekim 2011 Salı

Her ülkenin sunum yaptığı etkinlikte öğrenciler; terör, tecavüz, kürtaj, idam gibi evrensel konuları tartıştı.

Etkinliğe katılan öğrenciler üç gün boyunca hem İstanbul’un tarihi yerlerini gezerek İstanbul’un kültürel zenginliklerini öğrendiler hem de yaptıkları sunumlar ile farklı kültürden gelen öğrencilerle fikir alışverişinde bulundular.

Norveçli öğrenciler geçtiğimiz aylarda ülkelerinde gerçekleşen katliamı masaya yatırdı.

Büyük bir katliam yaşayan ve zor bir dönemden geçen Norveç’ten gelen öğrenciler yaptığı sunumda teröre değindi. “Saldırıda psikolojik olarak çok zarar gördük. Norveç’in kanunlarına göre maksimum ceza 21 yıl ve terörist 21 yıl sonra serbest kalacak. Bu süre az gibi görünüyor olabilir ama sadece onun için Norveç’te yasa değişemez. Serbest kalınca istediği yerde yaşama şansı var, kanunda bununla ilgili bir düzenleme yok. Sonuçta kimsenin ne zaman ne planlayacağını bilemezsiniz dolayısıyla da kanunu izlemekten başka çare yok. Yapılan saldırı doğrudan bireylere değil, hükümet sistemineydi. Eğitim tabii ki terörün bitmesine çözüm olabilir ama Norveç’te ki olayda değildi. Terörist eğitimli ve çok zeki biriydi.”

Terörün ülkelerinde ve Norveçlilerde yarattığı tahribatı tüm çıplaklığıyla masaya yatıran Norveçli öğrenciler “Kendimizi saldırı dolayısıyla eskisi kadar güvende hissetmiyoruz ama normal hayatlarımızı da kısıtlamıyoruz. Bu tür terör olayları sadece büyük ülkelerde olacak diye bir şey yok, Norveç gibi küçük ülkelerde de olabilir, bunu anladık.” dedi.

“Ölüm cezası İngiltere’de hep tartışmalı bir konu olacak.”

İngiltere’den gelen öğrenciler ise yaptıkları sunumda aile yapısına, kürtaja ve idam cezasına değindi. Sunumda her ülkenin aile yapısı farklılaştıkça kültürlerinin de farklılaştığı belirtildi. Öğrenciler örnek olarak bazı ülkelerde alkolün kötü olduğunu, bazı kültürlerde eşcinsel çift olmanın yasaklandığı ifade etti. Ayrıca Fransa’da sigara içme yaşı on üç iken Türkiye’de sigaranın televizyonlarda mozaikle kapatıldığına dikkat çekildi.

İngiliz öğrenciler İngiltere’de kürtajın hala en büyük sorunlar arasında yer aldığını söyledi. Hristiyanlıkta kürtajın birini öldürmek şeklinde algılandığını ifade eden öğrenciler, ölüm cezasının ise İngiltere’de hep tartışmalı bir konu olacağını ifade etti. İngiliz grup sunumunda “Avrupa Birliği hukuku dahil çoğu hukuk sistemi ölüm cezasına karşı. Kimsenin kimseyi ölüme göndermeye hakkı yok. Amerika’da hala ölüm cezasını kabul eden 5 eyalet var. Eskiden hapishaneler çok kalabalıktı ve öldürmek bir çözüm olarak görülüyordu. Dinler de öldürmeye karşı. Fakat ölüm cezası olan bir ülkede doğduysanız aksini düşünüp bunu yargılamanız da zor.” sözleriyle görüşlerini ortaya koydu.

“Bostwana’da terör, tecavüz, idam cezasından daha da önemli bir problemimiz var: AIDS.”

Afrika ülkesi Botswana’dan gelen öğrenciler ise sunumda, “Bostwana’da terör, tecavüz, idam cezasından daha da önemli bir problemimiz var: AIDS. İnsanlar eğitimsiz ve korunmayı bilmiyorlar. Etrafta ilişkiye giren insanları görebilirsiniz. Şu an gençler eğitimli olduğu için korunmayı öğreniyorlar. Bu büyük problemin yıllar içerisinde eğitimle çözüleceğine inanıyoruz.” dediler.

Yabancı öğrenciler Türk kültürüne ve misafirperverliğine hayran kaldı.

İngiltere’den gelen öğrenciler, konferansın çok yararlı bir etkinlik olduğunu, farklı ülkelerden farklı bakış açıları duymanın çok güzel olduğunu söyledi. Aynı zamanda bir Türk ailenin yanında kalan öğrenciler bunun kendileri için çok iyi bir deneyim olduğunu belirtti.

Norveçli öğrenciler, “İstanbul çok farklı bir şehir, çok sosyal bir yer. İnsanlar sokakta sizi gördüklerinde gülümsüyorlar ve selam veriyorlar. Norveç daha soğuk bir yerdir, insanlar birbirlerine selam vermezler. Kültürünüz çok farklı, biz sadece tanıdığımız birisiyle göz kontağı kurarız” dedi.

Bostwana’lı öğrenciler ise, “Afrika denilince insanların aklına zor bir yaşantı geliyor. İstanbul çok güzel bir şehir. Siz nasıl yaşıyorsanız biz de öyle yaşıyoruz. O televizyonda gördüğünüz kabileler turistik olarak kullanılıyor. Biz normal evlerde yaşıyoruz. Dışarısı gerçekten çok sıcak veya soğuk olabiliyor ama klima sayesinde içerdeki yaşamda sorun olmuyor” dedi.

Üç gün süren konferansta öğrenciler kültürel sunumların yanı sıra boğaz turu, Polonezköy gezisi ve Kapalıçarşı turu ile İstanbul’un tarihi ve turistik zenginliklerini de yaşama fırsatı buldular.

Haberler sayfasına dön